Tandoğdu: Şeker Tüketimi Ağız Sorunlarına Neden Olabilir!

Ağız, sindirim sisteminin başlangıcıdır. Bütün besinler ağız yoluyla alınır. Alınan besinler ağızda bulunan dişler yardımıyla sindirime hazırlanır. Bu nedenle dış ortamla ilişkili olan ağız ve dişlerimizin sağlıklı olması oldukça önemlidir.

Ağız ve dişlerin sağlığı için öncelikle bu bölgelerin temizliğine önem vermeliyiz. Ağzımızın sağlığı için aşırı sıcak gıdalara dikkat ederek ağız içi dokuların yanmasını önlemeliyiz. Yine yemeklerden sonra ağız içi suyla yıkanarak buralardaki kokuşmaya neden olan besin artıkları temizlenmelidir. Dişlerin sağlığı için düzenli olarak dişler fırçalanarak temiz tutulmalıdır.

Ülkemizin başarılı doktorlarından Dt. Erim Tandoğdu, ağız ve diş sağlığı konusunda dikkat edilmesi gereken konularla ilgili KIBRISLI Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.

Tandoğdu: Ağızda Olan Enfeksiyonlar Vücudu da Etkiler

Tandoğdu, Ağız boşluğunun vücudumuzun tamamlayıcı bir parçası olduğunu ve ağız sağlığının vücudumuzun geri kalan kısmının sağlığıyla yakından ilişkili olduğunun altını çizdi.

Elde edilen birçok bilimsel kanıtta yetersiz ağız sağlığının genel sağlığa olan olumsuz etkilerinin net bir şekilde ortaya konulduğunu söyleyen Tandoğdu, son dönemlerde yapılan birçok çalışmada, periodontal hastalıklar gibi ağız enfeksiyonlarının kalp hastalığını ve hamilelerde erken doğum riskini arttırdığı ve diyabetli hastaların kan şekerini kontrol etmelerinde sorunlar yaşamasına neden olduğunun gözlemlendiğini kaydetti.

Tandoğdu, “Ağızda meydana gelen değişiklikler; vücudun herhangi bir bölgesinde oluşan enfeksiyöz hastalıklar, immune rahatsızlıklar, beslenme bozuklukları ve kanser gibi birçok hastalığın da ilk belirtisi olabilir. Bu sebeplerden dolayı düzenli ağız ve diş muayenesi yaptırmayı ihmal etmemeliyiz” dedi

“Diş Kontrolleri 6 Ayda Bir Yapılmalı”

Sağlıklı ağız ve dişlere sahip olmanın ilk kuralı diş hekiminizi düzenli olarak ziyaret etmekten geçtiğinin altını çizen Tandoğdu, rutin diş kontrolleri için en uygun periyotun 6 ay olduğunu söyledi.

Altı ayda bir defa diş hekimine başvurmanız ve kontrolün yapılmasını sağlamanız gerektiğini ifade eden Tandoğdu, bunun olası diş ve diş eti rahatsızlıklarının da kısa zamanda tespit edilmesini sağlayacağını vurguladı.

Tandoğdu, bu sayede gerekli tedavilere de en erken dönemde başlanabileceğini, herhangi bir diş ya da diş eti problemi yaşanması durumunda daha sık aralıklarla diş kontrollerine gitmeniz gerektiğini de söyledi.

“Ağız Sağlığı İçin Düzenli Beslenmek Şart”

“Dişlerimizin sağlığını uzun vadede korumanın en temel yolu elbette ki, diş bakımını düzenli olarak yapmaktan geçiyor. Dişlerinizi günde en az 2 kere olacak şekilde fırçalamak, diş ipi, ara yüz fırçası, gargara gibi hijyen ürünlerini düzenli kullanmak, dişlerinizi istediğiniz forma getirecektir” şeklinde konuşan Tandoğdu, bunun yanında beslenirken özellikle şekerli, asitli gıdalardan uzak durmaya özen gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

“Şekerden Elinizden Geldiği Kadar Uzak Durun”

Neler yediğimiz ve içtiğimizin ağız sağlığımız için büyük önem taşıdığının altını çizen Tandoğdu, dişlere en zararlı yiyecekler ve tüketim alışkanlıklarının başında şekerin geldiğini ifade etti. Tandoğdu, şekerlerin bize çok zararsız gözükse de dişlerin çok fazla şekere maruz bırakılması durumunda ağız sağlığı sorunları yaşayabileceğinizi söyledi.

Tandoğdu, “Bunun yanında asit içeren yiyeceklerin ve içeceklerin diş minesinde erimeye yol açtığı ve diş hassasiyetine neden olduğu bir gerçek. Uzun zaman boyunca asitli yiyecek ve içecekleri tüketmek, diş minenize zarar veren ve plak oluşumuna neden olan bakterilerin bu şekeri asit üretirken kullandıkları için, zarar verme riskini artıracaktır. Soda da dahil olmak üzere, karbonat içeren içecekler asidik olduğundan dişlerinize zarar veren içecekler arasındadır. Kola gibi kafeinli olan çeşitleri ise ayrıca ağız kuruluğuna neden olur. Eğer bu içecekleri tüketiyorsanız yanında su içmeye ve pipet kullanmaya dikkat edin” dedi.

“Kahve ve Çay Leke Oluşumuna Sebebiyet Verebilir”

“Kahve ve çay bir çok meşrubat seçeceği arasından en iyi seçenek olabilir. Ne yazık ki, çoğu insan şekersiz çay ve kahve tüketimine karşı sıcak bakmıyor. Yüksek kafein içeren kahve ve çay aynı zamanda ağız kuruluğu problemine de yol açabilir. Sık tüketilen kahve ve çay ayrıca dişlerinizde leke oluşumuna sebebiyet verebilir” diyen Tandoğdu, bu ürünleri tükettikten sonra mutlaka su içilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Dr. Dt. Erim Tandoğdu’dan diş hekimliğini meslek edinmek isteyen gençlere öneriler

Diş hekimliği, aslında birçok mesleği içinde barındıran bir meslektir. Diş hekimi olan bir kişinin; bir zanaatkâr gibi el becerisine sahip olması, psikolog gibi hasta korkusunu gidermesi ve diş ve diş eti hastalıklarını tedavi edebilmesi gerekmektedir. Diş hekimliği bir tıp alanıdır ve ağız, çene, baş, yüz ve dişlerin yapısını, görevlerini ve hastalıklarını incelemektedir. Ayrıca hastalıklara karşı koruyucu ve tedavi edici çözümler üreten bir meslektir. Bununla birlikte beş yıllık eğitim döneminde mesleki ve kültürel anlamda gelişmek için çabalamalarını ve bu çok yönlülüğü kendilerine bir disiplin haline getirmelerini tavsiye ederim.

Röportaj / Tugay AÇIKYILDIZ