Atakan: Toplum Biraz Daha Seçici Olmalı
Halkın Partisi Parti Meclisi Üyesi ve eski Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, Kıbrıs Postası’nda Ulaş Barış’ın konuğu oldu.
Halkın Partisi Parti Meclisi Üyesi ve eski Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, Kıbrıs Postası’nda Ulaş Barış’ın konuğu oldu.
Halkın Partisi’nin güçlü bir şekilde yoluna devam ettiğini belirten Halkın Partisi Parti Meclisi Üyesi ve eski Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan “Halkın Partisi, bir umut olarak, farklı bir bakış açısıyla kuruldu. Çıtayı da biraz yükseltti. Çeşitli eleştiriler aldık, kabulümüzdür. Belki parti süreç içerisinde kendisini çok ifade edemedi, ama birçok konuda da özeleştiri yapıldı. Elbette ki geriye baktığımızda bir burukluk yaşıyoruz hayata geçiremediğimiz projeler konusunda. Ama hükümete geldiğimiz dönemlerde de ülkemizin bugüne dair bazı şeylerine dokunduk bazı sorunları gerçekten samimiyetle çalışarak çözebildik. O yıllarda imzalanmayan emirname bile şimdi yürürlüğe girdi. Biz Halkın Partisi olarak birçok sorunu o günlerden görerek önünü almak için bir çaba koyduk ortaya. Bugün Halkın Partisi güçlü şekilde mücadelesine, yoluna devam ediyor” dedi.
Mecliste yaşanan yakıt masrafları tartışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Halkın Partisi Parti Meclisi Üyesi ve eski Ulaştırma Bakanı Atakan “Bu gerçekten utanılacak bir durum, bunu tartışmamız bile utanılacak bir şey. Normalde bu şekilde kullanımlar kesinlikle yasaktır. Yasalarla bu plakaların ne zaman nerede ve nasıl kullanılacağı zaten belirlenmiştir. Biz bu şekilde kullansak araçlarımızı kesinlikle ceza yeriz. Resmi hizmet plakaları alınarak başka araçlara kesinlikle takılamaz” dedi.
Gayri meşru hükümetin çalışmalarını da değerlendiren Tolga Atakan “Vatandaşın gündelik hayatına dokunan, kolaylaştıran icraatları yok, etkisini görebilmiş değiliz. Türkiye Cumhuriyeti ile daha da kemikleşen bir ilişki biçimi sebebiyle oradan gelen kaynaklar var. Yatırımlar bununla yapılıyor. Özel sektörün de desteklediği bazı adımlar var. Son yıllarda hayata geçirilen 14 okulun 13’ünü özel teşebbüsler yaptı. Tarihi geçmiş ilaçların atılması noktasında bile Türkiye’den gelen kaynak varken biz elimizdeki kaynakları har vurup harman savuruyoruz. Hala sağlıklı bir vergi sistemi oturtmuş değiliz, ciddi şekilde bir mülk satışı ve bundan kaynaklı vergi kaybı var. Bu kahvelerde bile konuşulurken gayri meşru hükümet elini bile kıpırdatmıyor. Bunun yanında ciddi bir asayiş sıkıntısı baş gösterdi. uyuşturucu, hırsızlık, adi suçlar büyük bir oranda arttı. Yeni cezaevi açıldığında eskisini napacağız derlerken eskisi de yenisi de doldu. Baktığımızda iğnenin başı kadar bir icraat yok. Devletin esası bile ayaklar altına alınmış durumda. Yapılmış projeler raflarda bekletiliyor, yeni proje üretilmiyor” şeklinde konuştu.
Ercan’ın özelleştirmesi ve üstlenici ile ilgili açıklamalarda bulunan Halkın Partisi Parti Meclisi Üyesi ve eski Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan “bizim dönemimizde bu anlaşma yapılsa asla böyle olmazdı. Ercan özelleştirmesi KKTC tarihinin en büyük ama en kötü özelleştirmesidir. Üniversitelerde özelleştirme nasıl yapılmaz diye ders konusu olarak okutulmalıdır. Devlet açısından da, üstlenici açısından da, vatandaş açısından da kötü bir özelleştirme. Dünyada bir sürü örneği var. Bunlar incelenerek yapılabilirdi bu özelleştirme. Üstlenici firmayı bile çok zora sokan maddeler var” şeklinde konuştu.
Bugün bile kurumlara yapılan münhalsiz, usulsüz istihdamların tartışıldığını söyleyen Atakan “Yarın kırkıncı yılını kutlayacak olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde en ufak bir şeyi yapmak için bile birilerine ihtiyacımız var. Bir sınavda bile usulsüzlük, torpil istiyoruz. Otomasyon sistemini yapamadığımız için böyle sorunlar yaşıyoruz. Çünkü toplumumuz buna alıştırılmış, bunun önüne geçemiyoruz. Aslında hakkı olan, alabileceği bir şey için hep bir talepte bulunan bir hale gelmişiz” şeklinde konuştu.
Halkın siyasete olan güvensizliğine de değinen Halkın Partisi Parti Meclisi Üyesi ve eski Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan “Buna karşılıklı güveni geliştirecek bir önlem alınması gerekiyor. Ama toplumun da biraz seçici olması gerekiyor. Boykot bir çözüm değil, çünkü boykot ettiğiniz zaman bu boykottan iyiler zarar görüyor. Seçilmemesi gereken insanlar seçiliyor. Boykot ederek değil, daha bilinçli, araştırarak sorgulayarak bazı seçimlerin yapılması gerektiği kanaatindeyim. Son seçimdeki boykot hareketinin sayı itibariyle sonuçlara çok da etkili olmadığını düşünüyorum” dedi.