ManşetÖzel HaberlerSiyaset

Özsakınç: Çalışmalarımın Karşılığını Görmek İstiyorum

Bağımız aday Alper Özsakınç da diğer adaylar gibi oldukça iddialı. O’na göre, bugüne kadar SDH aracılığı ile el uzattığı insanlar kendisini sandıkta yalnız bırakmayacak.

Yıllardır aktif siyasetin içinde yer aldığını söyleyen Bağımsız Milletvekili adayı Alper Özksakınç, Başkanlığını yaptığı Sosyal Demokrat Hareketi’ni, amaç ve hedeflerini anlattı.

Alper Özsakınç, 1973 İzmit doğumlu. 26 yıldır KKTC’de yaşıyor. Lise mezunu. İki çocuk babası.

17 yıl turizm sektöründe güvenlik müdürü olarak çalışan Özsakınç, şuanda bir eğitim kurumunda yurt müdürü.

2008’den beri de aktif olarak siyasette yer alıyor. 2009 yılında, Ahmet Yönlüer ile birlikte Halk İçin Siyaset Partisi’ni kurdu. Parti daha sonra Demokrat Parti’ye katılarak kapandı. 2015 yılında da Tözün Tunalı Başkanlığı’nda Sosyal Demokrat Partisi’ni (SDP) kurdu. Bu parti de 2 yıl sonra kapandı.

Özsakınç, 2019 yılında Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Yüksek İstişare Kurulu üyeliği yaptı; daha sonra partiden istifa etti. 2021 yılında Sosyal Demokrat Hareketi’ni kurdu. SDH’nin Genel Başkanlığını yapan Özsakınç, Hakikat Gazetesi’nde de köşe yazarı ve programcı.

25 Haziran’daki araseçimde bağımsız Milletvekili adayı olan Alper Özsakınç, KIBRISLI Gazetesi yazarı Selda Bektaş’ın sorularını yanıtladı.

Kendinizi nasıl tanımlarsınız?

İddialıyım, ideallerim var. Özgüvenim tam ancak hırsları olan biri değilim. Hedefleri olan ve emin adımlarla yürüyen birisiyim.

Siyasette yaşananlar ortada. Siyasete giren kişilerin başarıları engelleniyor, önü kesiliyor. Partilerde zaman kaybetmeyi sevmiyorum. Cesur kararlar alıyorum.

Sadece Kıbrıs’ı değil, dünyayı ve Türkiye’yi de yakından takip ediyorum bu nedenle geleceğe yönelik somut adımlar atıyorum. Siyasette de ona göre yol alıyorum.

SDH’nin de hemen parti olmasına yönelik ‘atılıp kapılma’ durumumuz yok. Taş yerinde ağırdır. Kalıcı olma yönünde icraatlar yapıyoruz.  

Bağımsız Milletvekili adayı Alper Özsakınç, KIBRISLI Gazetesi yazarı Selda Bektaş’ın sorularını yanıtladı.

“SİYASİLER, İŞ İNSANLARI, ELÇİLİK’LE TEMASIMIZ OLUYOR…”

Sosyal Demokrat Partisi neden kapandı? Şuanda hareket olarak devam eden SDH Kimlerden oluşuyor? Kaç üyeniz var?

Evet, SDP kurulduktan 2 sene sonra kapandı. Seçimler arifesinde o dönem TKP’den teklif gelmişti, “birleşelim” diye. TKP ile ittifak kurulduktan sonra Tözün Tunalı da oradan aday çıkarıldı. TKP ile birleştiği için kapatıldı.

2021 yılında da biz Sosyal Demokrat Hareketi’ni başlattık. Şuanda kayıtlı 1500 üyemiz var. 22 kişilik çok geniş bir yönetim kadromuzla çalışıyoruz.

Genel Sekreterimiz Hamza Elhan. Kendisi KKTC İyi Parti Teşkilat Başkanıydı. Oradan istifa etti ve bize katıldı. 2020 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olan Avukat Mustafa Ulaş bizimle. Kadın Kolları Başkanımız Güldal Gülen, Hasan Sarıfakıloğlu komutanımız da SDH Eş Başkanımız.

Neler yapıyorsunuz? SDH’nin amacı nedir?

En son ülkemize gelen depremzedeler için Boğaz Piknik alanında 300 kişilik piknik düzenledik. Depremzedeler bize geldiler. Barınma, beslenme, giyecek gibi ihtiyaçları vardı. İlgili yerlere başvurduklarını ve netice alamadıklarını söylediler.

Sayın Ersin Tatar’ın da katıldığı bir piknik düzenledik. Orada Sayın Tatar, depremzedelerin ihtiyaç listelerini aldı.

Zaten amacımız da vatandaşlar ile yönetim arasında köprü vazifesi görmek.  Bu anlamda yardımlaşma ve dayanışma ilk önceliğimiz. İhtiyaç sahiplerine aracı vazifesi görüyoruz. Siyasilerle, iş insanları ile Elçilik’le temasımız oluyor. Hastası olanlar oluyor, eğitim kurumlarında sıkıntısı olanlar oluyor. Bunlar gibi çözümlediğimiz yüzlerce sorun oldu.

Bizim sağ ya da sol görüş gibi bir şeyimiz yok.  Genç, yaşlı ayrımı yapmadan her insana yardım ediyoruz.

“SEÇİM SONUCUNA GÖRE PARTİ OLABİLİRİZ…”

Neden aday oldunuz?

Bu seçimin araseçim olması, bir milletvekilinin çıkacak olması ve ada genelinde olacak olması, her adayın eşit şansa sahip olması nedeniyle aday oldum.

Dayanışma ve yardımlaşma prensibi içinde hareket ediyoruz. Ancak ileriye dönük siyasi çalışmalarımız da olduğu için, parti olup olamayacağımız konusunda bir tartıya koyalım istedik kendimizi.

Bu zamana kadar yaptığımız çalışmaların bir karşılığını görelim, halkımızın takdirini görelim istedik. Parti olma düşüncemiz şuan için yok.  

Çaresiz insanların sesi olma çabasındayız. Hizmet anlamında da kendimizi onlara adıyoruz. Sorunlarını çözüme ulaştırıyoruz.

“GÖLGE KABİNEMLE DIŞARIDAN ÇALIŞACAĞIM…”

Meclis’teki hedefiniz nedir?

Meclis TV’yi izlediğimizde vekillerimiz boş koltuklara konuşma yapıyorlar. Uyuyan var… Ben halk günlerini 5 güne çıkaracağım. Benim 20 kişilik komitem var. Araştırma geliştirme yapacak, sahada fizibilite çalışmaları yapacak…

Ekipte eğitimde, ulaşımda, sağlıkta, turizm ve hayvancılıkta her biri kendi alanında uzman kişiler bulunuyor. Onlarla istişare içinde çalışmalar yapıyoruz, bu alanlardaki sorunları çözmek için…

Ben muhalefetin veya iktidarın değil, halkın gündemini o kürsüde haykıracağım. Muhalefetin de iktidarla danışıklı dönüşüklü olduğuna inanıyorum. Sonuçta yasaları beraber geçiriyorlar. Bu gibi durumlarda ben kendi ekibimle ‘gölge kabinemle’ dışarıdan hizmet vereceğim.

Ekibimle birlikte, meslek okullarının açılması, İskele, Karpaz bölgelerine hastane yapılması için iş insanları ve STÖ’ler, bilim insanları ile istişare içinde hareket edeceğiz.

“YDP VE DP’NİN BÜYÜME AMAÇLARI YOK…”

YDP’den neden ayrıldınız?

YDP’nin genişleme gibi bir amacı olmadığını gördüm. Örneğin bana ulaşan insanlar YDP’ye katılmak istiyor, Başkan’a yönetime iletiyoruz ancak bu insanlara geri dönüş olmuyordu. Bizim sözümüz de lafta kalıyordu. Bunlarda sıkıntı yaşıyorduk. Bu sadece YDP’de değil, DP’de de aynı şey var. Ben YDP ile DP’nin büyüme gibi bir amaçlarını olduğuna inanmıyorum. “İki vekil olsun, bizim olsun” mantığı ile hareket ediyorlar. SDH’de bunları yaşamıyorum.

Alper Özsakınç

“BAĞIMSIZ OLMAK İÇİN ÜRETMELİYİZ…”

“Milli bağımsızlık, ekonomik bağımsızlıktan geçer” diyorsunuz bu nasıl olacak?

Ekonomik bağımsızlığın üretimden geçtiğine inanıyorum. Buna hayvancılığı ve tarımın öncülük edeceğine inanlardanım. Kaba yem fiyatları, mazot, elektriğin fiyatı ortada. Buralarda üretim bitmiş durumda. Burada belediyeler, kırsal kalkınma projeleri ile hükümetler aracılığıyla köylü ve çiftçiyi teşvik edecek destekler verilebilir.

Kırsal bölgelere tekstil atölyelerin kurulması, kadın ve gençlerimizin meslek sahibi olması ve gelirlerini artırması açısından önemli. 6 Şubat depreminde gördük, çadır üretecek bir tesisimiz yok. Burada bunlar da üretilebilir.

Hükümetler de kooperatiflerden elini çekmeli. Bağımsızlıkları sağlanmalı ki gelişim göstersinler.

Vergi sisteminde de ‘azdan az, çoktan çok’ mantığıyla hareket edilmesi gerek. Ekonomik kalkınmaların buralardan olacağını düşünüyorum. Takip ve denetim de önemli tabi.

İstikrarlı bir politika ile Anavatan Türkiye ve AB’den gelen paranın ülkemize yeteceğini düşünüyorum.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu