Kara Parada ‘Hikâye’ Büyük!
Her ne kadar siyasi geçmişi ‘çok temiz’ olan Ünal abim, ülkenin suç cenneti gibi gösterilmesine kızsa da durum gerçekten kontrolden çıkmak üzere...
Bir kaç kez benzer konu ve konulara değindim.
Tekrar olarak düşünmeyin lütfen.
Ne zaman farklı gündemlere doğru kayacak olsak, bir gelişme olur ve benzer konulara geri dönmek zorunda kalıyoruz.
Bir kaç kez ülkenin çok uluslu bir arka bahçeye döndüğünü, ülkenin kara para, kaçakçılık, kayıt dışılık cenneti olduğunu yazmıştım.
Son olarak bunlara ilaveten mülkiyet – emlak konularında da ciddi gelişmeler yaşanmak üzere.
Her ne kadar siyasi geçmişi ‘çok temiz’ olan Ünal abim, ülkenin suç cenneti gibi gösterilmesine kızsa da durum gerçekten kontrolden çıkmak üzere veya çıktı.
Klasik olacak ama ekonomik sorunlar bir şekilde halledilir, toplumsal yozlaşmanın önüne geçecek bir çare, reçete yok maalesef.
Ve Kıbrıs Türk halkının da değerler erozyonunu yaşadığı, yozlaşmaya başladığı ilk aşama 1974 sonrası elde edilen ganimetti.
İkincisi ise 2004 Annan Planı sonrası arazilerde yaşanan yüksek değer artışıydı.
Emek vermeden, alın teri dökmeden, haksız elde edilen varlık bir halkın başına gelebilecek en kötü olaylardan biridir. Maalesef..!
Ve tabii 2004’le de kalmadı.
Crans Montana’daki çöküşün sonrası 2017 itibarıyla hız kazanan ve özellikle İskele bölgesinde yoğunlaşan rantın da yarattığı ‘zenginleşme’ tuzu biberi oldu.
Yetmedi, işin içine kara para da girdi.
Şimdi birileri çıkıp şunu diyebilir;
“Yahu benim cebimdeki paranın ak mı kara mı olduğunu kim belirler? Para paradır..”
Diyebilir tabii..
Ama unutulmasın ki, kaynağı belli olmayan para bu ülkede siyaseti de kontrol altına alır.
İşi dünyanızda dengeler de bozulabilir;
İnsan ilişkilerini de altüst edebilir.
Buna ilaveten, kara paranın akışı beraberinde karanlık grupları da getirir.
Bir bakarsınız iş yerleri kurşunlanır; birileri öldürülür, iş yerleri kundaklanır….!
Bunları bu topraklarda yaşadık. Daha fazlasını da yaşama olasılığımız yüksektir.
Polisin yaptığı bazı soruşturmalarda (ki bunlar gazetelerde yer aldı diye bu kadar rahat yazıyorum) kara paranın oto galeri ve emlak işinde de aklandığı tespit edilmiştir.
O yüzden, gökten zembille kendisine bahşedilen başbakanlık koltuğunu korumak için kurultay adımları atmak yerine, bu konularla ilgili adım atması kaçınılmazdır.
Ha bendeki de ölü gözünden yaş beklemektir tabii farkındayım.
Nitekim bugün sağda solda mantar gibi oto galerilerin, bit-coin ofislerinin çoğalması ciddi anlamda takip altına alınmalı.
Alınmalı da….
Mevcutlardan bunu beklemeyin..!
Ey seçmen…
Pire uğruna yorgan yakıp, “beeeğğnn sandığa gitmem” diyorsun da…
Tehlikenin farkında mısın?
