ManşetÖzel HaberlerYazarlar

Önce Sinir, Sonra Acı…

Kıbrıs Türk halkının, hatta dünyanın yakından takip ettiği ve sonucunun emsal olarak gösterileceği İsias Davamız, çarşamba günü başladı.

Serhan KABLAN / ADIYAMAN

Kıbrıs Türk halkının, hatta dünyanın yakından takip ettiği ve sonucunun emsal olarak gösterileceği İsias Davamız, çarşamba günü başladı.

Selda Bektaş ile birlikte yakından takip etmek üzere salı sabahı apar topar hazırlanıp Adıyaman’a yola koyulduk. Ercan-Adana ve oradan da yaklaşık 4 buçuk saatin sonunda Adıyaman’a varabildik.

Otele gider gitmez hemen haber peşinde koşmaya başladık tabii ki, mesleğimiz gereği…

Önce ailelerle birlikte İsias Otel enkazına gittik.

Gittik ama ruhumuzu orada bıraktık dönerken…

Aileler gözlerimizin içine bakarken,

O acıyı,

O öfkeyi,

O çaresizliği hissettik…

Zor, hem de çok zor…

Her ne kadar haber takibi yapmak için orada bulunsak da, onların duygularını paylaştık.

Kalbimiz ağrıdı,

Yüreğimiz burkuldu…

Duruşmanın ilk günü elimiz ayağımız bir birine dolanmış şekilde Adıyaman Adalet Sarayı’na yola çıktık,

Ailelerle birlikte…

Duruşmaya giderken İsias Otel’in yanından geçtik. Yanımızdaki ailelerin feryatlarını duyduğumda tüylerim tiken tiken oldu, ve sert canlı olan Serhan’ın gözünden yaşlar aktı…

Ve o saat dedim ki kendi kendime,

Hayat bu mu?

Adalet bu mu?

Gözü yaşlı anneler, kardeşler, eşler…

Ailelerin içinin yandığını göğsümde hissettim…

Haberlerimizle Kıbrıs Türk halkını en doğru şekilde bilgilendirmeye çalışıyoruz…

Adalet sarayına vardığımızda basın ordusu ile karşılaştık,

Türkiye’den ve dünyadan…

Davamız için gelmişti hepsi bizler gibi…

Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Karakaya’nın gözünden yaş aka aka yaptığı açıklamanın ardından ilk duruşmayı takip etmek için salona girdik.

Basın mensupları duruşma salonuna alınmadı, fakat bir başka salonda kurulan kamera vasıtasıyla duruşmayı takip ettik.

Duruşma salonunda yüz ve mimikleri her ne kadar gözlemleyemesekte elimizden geldiği kadar siz okuyucuları bilgilendirmeye çalıştık.

5’i tutuklu 11 sanık, güvenlik gerekçesi ile video konferans ile duruşmada yer aldı.

Buna hem müşteki avukatları hem de aileler tarafından itirazlar edildi.

Sanıkların gözlerinin içine baka baka onlara hitap etmek istemeleri de en büyük hakları,

Çünkü onlar “hayat”larını kaybetmişlerdi…

Meleklerimizin katili, İsias Otel’in sahibi Ahmet Bozkurt’un açıklamalarını dinlerken nutkum tutuldu, sinir sistemim bozuldu.

Bozkurt, tüm suçlamaları reddederken, duruşma salonundaki müştekileri çileden çıkaracak, tahrik edecek açıklamalar yaptı…

Bir an bildiklerimden bile şüphelendim…

Davaya o kadar iyi çalışmışlardı ki, çok profesyoneldiler…

Ama tabii ki bu gerçekleri, bilirkişi raporlarının değerlendirmelerini değiştirmez…

Bozkurt’un söylemleri sonrasında ortam zaman zaman gerildi,

Sesler yükseldi,

Sinirler gerildi…

İlk gün yaşanan sinir harbi sonrasında ikinci gün tam tersi acı bir tablo vardı karşımızda…
Müşteki sıfatındaki aileler dinlendi…

İçleri yanan anne, baba, eş ve yakınların duygu dolu konuşmaları göğsümüzü acıttı…

Kendimi sert canlı biliyordum buraya gelmeden önce ama öyle değilmişim…

Çok acılar çekti bu insanlar…

Düşünsenize evladınızı, annenizi, babanızı, eşinizi Adıyaman’a yolluyorsunuz ve sorumsuz kişilerin ihmalleri sonrasında Kıbrıs’a tabutla geliyor…

Aklınızı yitirirsiniz…

Hepsi iyi bile duruyorlar ayakta…

Aslında durmaları gerekir ki, çıkacak bu “emsal” sonuç sonrasında içlerine bir nebze de su serpilsin…

Zaman zaman sohbetlerimiz de oldu ailelerle,

Hepsi çok iyi insanlar…

Gözlerinin içlerine bakarken, sanki yaşayan birer ölü gibiydiler…

Adaletin er yada geç temenni edeceğine inanıyorum.

Edene kadar da takipçisi olacağız…

Diğer Haberler

Başa dön tuşu