Dönen Dolapları Korkmadan Konuşabilmeli, Yazabilmeliyiz

“Özel Hayatın Gizliliği’ meselesi, kısa bir süre öne Serdinç Maypa’nın tutuklanmasıyla birlikte yeniden gündeme geldi.

Zaman zaman vatandaşlar arasında bu yasa tahtında yaşanan davalar gazetelerde yer buldu ama Maypa’nın ekseninde gelişen olaylar neticesinde bir kez daha ama daha ciddi şekilde tartışılmaya başlandı.

Biraz geriye gidelim.

Esas adı “Özel Hayatın ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası” olan bu yasanın Meclis’te kabul edilmesi 24 Şubat 2014 tarihinde oldu.

Söz konusu yasanın hazırlanış nedeninin,  cumhurbaşkanlarımızdan birinin ofisinde çekilen ses kayıtlarının sosyal medya mecralarında paylaşılarak yayılması olduğu söylenir.

Yine iddialara göre kayıtların bizzat Cumhurbaşkanımız tarafından kaydedildiği; birileri tarafından da ele geçirilerek bilinçli bir şekilde paylaşılarak yayıldığı ifade edilmişti.

Tabii bu söylediklerim resmi olarak hiç bir zaman açıklanmadı.

Siyaseten hep magazin konusu olarak kaldı.

Merak edenler internette küçük bir araştırmayla kayıtlara kolayca ulaşabilir.

Dönelim esas konuya.

Örneğin bir bakanlıkta, dairede bir alengirli, yasa dışılığın yaşanması durumunda tartışamayacaksınız, belge ortaya koyup rezillikleri kamuoyunun önüne seremeyeceksiniz öyle mi?

Ha de bunu da geçtim.

Mesela bazı siyasiler bir yerlerde birileriyle gizli görüşmeler yapacaklar, bu ülkeyi zarara uğratma noktasında adımlar atacaklar ve siz bunu görüntüleyip, dönen dolapları insanların dikkatine getirmeyeceksiniz.

Birileri istediği şekilde atını koşturtacak…

Her türlü dolaba girecek.

Belge ve bilgi paylaştığınızda ‘özel hayat’ deyip insanları hapse tıkmanın yollarını arayacaksınız.

Elbette ki ‘özel’ sayılacak bilgi, belge, fotoğraf, video gibi içeriklerin kullanılmasını hiç birimiz kabul edemeyiz.

Fakat ülkede dönen rüşveti, alengiri, çalmayı çırpmayı, ülke insanının çıkarlarına aykırı olan gelişmelerin ifşa edilmesi gerekmektedir; şarttır.

Bu yüzdendir ki bu yasanın tekrar elden geçirilmesi gerekmektedir.

Ne olması gerektiğiyle ilgili spesifik olarak bir şeyler söyleyebilecek kişi ben değilim.

Hukukçu arkadaşlarla yasayla ilgili sohbetlerimde, hemen hemen hepsinin söylediği yasanın kimi maddelerinin yoruma açık olduğu ve net olmadığıdır.

Konunun uzmanı olan hukukçularla, avukatlarla konuşabilir, gazetecilik meslek örgütlerinin de hazırladığı veya hazırlayacağı önerilerle şekillendirebilirsiniz.

Ama eski bir gazeteci, bir vatandaş, ucundan kıyısından da siyasetle uğraşan biri olarak söyleyebileceğim nettir.

Ülkeye, ülke insanının çıkarlarına aykırı bir durum varsa, bunun medya tarafından ya da vatandaş gazeteciliği yapanlarca korkmadan paylaşılmasıdır.

Aksi yöndeki adımlar, bizleri hiç istemediğimiz yerlere götürür.

YAZI/ ARAL MORAL