Eğitimde Bu Verileri Biliyor Musunuz?
KIBRISLI Gazetesi yazarı deneyimli eğitimci Ozan Çoli, verilerle KKTC eğitiminde yaşanan perişanlığı gözler önüne serdi. İşte o veriler…
Kamusal eğitimde nitelikli ve kaliteli bir eğitim istiyorsak, planlama ve geliştirmeye ihtiyaç vardır. Eğitimi yönetenler, sahadan, paydaşlardan gelen verileri, uyarıları dikkate alma ve geri bildirimde bulunma sorumluluğundadır.
Bugün sizlerle dünya ortalamalarından ve yerel eğitim paydaşlarından gelen verileri paylaşacağım. Eğitimi yönettiği iddiasında olanlar, bu verileri yorumlayarak düzeltmeler yapmak veya yeni açılımlarda bulunmak durumundadır.
KKTC’de veriye ulaşmak en zor iştir. Eğitimin en büyük yerel paydaşlarından olan KTOEÖS, kısa bir süre önce karşılaştırmalı eğitim verilerini toplumumuzla paylaşmıştı; bu veriler önemlidir, eğitimden gelen SOS sinyalleridir.
KTOEÖS tarafından, “Biliyor musunuz?” başlığıyla yayınlanan araştırma verilerini mutlaka okumanızı tavsiye ederim.
- GOÖD’ne bağlı okullarımızın %83.33’ü OECD ortalamasının üzerinde, kalabalık sınıflarda eğitim almaya çalışıyor.
- KKTC’de Orta öğretim kademesinde öğrenci başına düşen bütçe 2.686 ABD dolarıdır. Oysa OECD ortalaması 11.400 ABD dolarıdır. Fark 4.3 katı daha düşük bir paradır… 38 ülke içinde öğrenciye ayrılan en az para ile eğitime devam ediyoruz (en düşük Meksika bile 2.890 dolar bütçe ayırmaktadır).
- Son on yılda, sınıf ve öğrenci sayıları %10 civarında artarken, eğitime ayrılan bütçenin genel bütçe içindeki oranının %2.37 azaltıldığını biliyor musunuz?
- OECD ortalamasına göre sınıflarda öğrenci ortalaması 23 öğrenci iken, GOÖD’ne bağlı 30 okulda sınıflar 30 öğrenci ve üzerindedir.
- 2023-2024 Öğretim yılında, yabancı uyruklu öğrenci sayılmaları İskele bölgesinde %25, Mağusa bölgesinde %20, Girne bölgesinde %14’e ulaşırken, eğitim planlayıcıları hiçbir oryantasyon (uyum) programı uygulamadı.
- Okullardaki sınıfların %60’ında ısıtma/soğutma sistemlerinin yetersiz olduğu tespit edilmiştir.
- Öğrencilerin %18.65’i öğle arasında maddi sıkıntılardan dolayı yiyecek ihtiyacını karşılayamadığını belirtiyor.
- Okullardaki sınıfların alanı (%66.7’si), öğrenci sayısına uygun değildir.
- Okulların %80’inde yeterli sayıda tuvalet (süre/sayı) ve gün boyu temizlik yapabilecek sayıda yeterli hademe ile temizlik, hijyen malzemesi mevcut değildir.
- Okulların %56.7’sinde hiç kütüphane bulunmamaktadır.
- Okulların %96.6’sında güvenlik personeli ve güvenlik sistemleri yetersizdir.
- Okulların %80’inde spor salonu veya spor aktiviteleri yapılacak alanları yoktur. Yine %96.7’sinde ise yetersizdir.
- Okulların %73.3’ünde Resim, Müzik, Teknoloji tasarım vb. gibi gelişim odaları yetersizdir.
- Okulların %90’ında okulda bulunulan süre (5/7 saat) öğle yemeği ve dinlenme için sosyal alanlar mevcut değildir.
- Okulların %80’inde öğrencilerin sanatsal gelişimlerini destekleyecek materyaller ve olanaklar hiç mevcut değildir.
- Okulların %53.3’ünde sağlıklı bir beslenme menüsü sunan kantin veya kafeteryalar yoktur.
Sonuç olarak, bu ve benzeri birçok sorunu görmezden gelerek eğitimde başarı ve ilerleme beklemek imkansızı istemektir. Gelecek kuşaklarımızı iyi yetiştirdiğimizi söylemek, ileride yeni toplumsal facialara yol açmaktır.
Haftaya yeni bir konu ile görüşmek üzere hoşça kalın.
YAZI/ OZAN ÇOLİ