ManşetÖzel HaberlerSiyasetYazarlar

Tuz Kokarsa Ne Olur?

Sahte reçeteye, sahte diplomaya, akaryakıt vurgununa, ihalesiz işlere, ‘sen de gel başla istihdamlarına’, parti içi rezilliklere bakın.

Çok eski tarihlerde de insanların yiyeceklerini saklamak ve gıdalarının ömrünü uzatmak için tuzu kullandığı biliniyor.

Örneğin Çin’de tuz üretimine ilişkin en eski kaynağın MÖ 800 yılına ait olduğuna dair belgeler mevcuttur.

Yiyeceğinde tuz kullanmaya pek alışmayan benim gibi biri için tuz ile ilişki biraz mesafelidir

Ancak hellim, çakızdes, zeytin gibi ürünlerde kullanılmasıyla ortaya çıkan lezzeti de yadsıyacak değilim; aksine tüketiyorum da.

Benimkisi, ‘ekstradan’ baş ve işaret parmaklarıyla serpilen tuzla olan mesafe…

Balığın ya da etin tuzlanarak pişirilmesiyle ortaya çıkan tatlar da çoğumuzun favorisi; samarella, renga gibi…

Tuz öyle bir gıdadır ki, sadece sofrada değil, deyim olarak da kullanabileceğiniz bir üründür. 

Mesela işi, kazancı yolunda olan, kaygılanacak bir durumu olmayan, kötü bir durumdan herhangi bir zarar görmeyecek durumda olanlara halk arasında ‘tuzu kuru’ derler.

Söylemeden geçmeyeyim. Her şeyin fazlasının zararı olduğu gibi, tuzun da insan sağlığına yan etkileri yok değildir.

Nerden nereye bu konuya geldim.

Anlatayım.

Yazılarımı takip edenler bilir, (maalesef) sık sık ele aldığım ya da yazılarımın içinde bir yerde geçen, bütün bu alengirli, dönen ve çevrilen dolaplar, vurgunlar, talanlar bana dün sabah tuzu çağrıştırdı.

Babamın da hakkını teslim edeyim. Bana söylediği “Tuz koktu” deyimi, bugünkü yazıya evrildi.

Sahte reçeteye, sahte diplomaya, akaryakıt vurgununa, ihalesiz işlere, ‘sen de gel başla istihdamlarına’, parti içi rezilliklere bakın.

Siyasi durumu da bir deyimle anlatabilmek adına imdada yine yetişen tuz oldu; atasözü der ki; “et kokarsa tuz vurulur, tuz kokarsa çaresi ne?”

Tuz koktu…!

Bu, denetim mekanizmasının yozlaşmasını ifade eden bir deyimdir.

Sağ olsun, ‘mış gibi hükümetin’ atama başbakanı ve şürekâsı tuzu da kokuttu.

Tuz koktuğunda ne olur?

Başbakan olur mesela.

Taşımacılık izinlerinin ‘bakan’ı olur.

Sahte diploma olur örneğin.

O diplomayla barem içi artış alan bir bürokrat olur ya da.

Ya da bir üniversitenin yüksek lisans eğitimine başvurulur.

Sokakta, günlük yaşamın içerisinde, toplumun hiç de küçük olmayan bir oranı ülkenin düştüğü durumu kendine dert ediyor. Ve tuzun kokmasından da ciddi manada rahatsızdır.

Ve onlara da düşen bir sorumluluk var.

Bu sessiz çoğunluğun artık sesini yükseltmesi, gerekmektedir.

Kendisi gibi düşünen insanları görerek biraz kendisine güvenmesi lazım.

Şuanda tüm bu rezilliklere karşı mücadele eden insanlarla aralarındaki temel fark, mücadeleye yolunu seçenlerin cesaretle bu işlerin üzerine gitmesidir. 

Bu kokan tuzu da, bu tuzun kokmasına sebep olanları da temizlemeye çalışanlara bir omuz vermek, destek çıkmak kaçınılmaz oldu.

Yoksa bu koku hepimizi zehirleyecek.

 

Diğer Haberler

Başa dön tuşu