ManşetÖzel HaberlerPolisiyeSiyasetYazarlar

‘Basdiş’in Çözdüğü Şifre: Denetleyen-Denetlenen İlişkisi!

Kemal Dürüst ve üniversitenin yöneticileri ekseninde gelişen konu, yüksek öğrenim- bürokrasi – siyaset üçgeninin ne denli çirkef bir ilişki biçiminde olduğunu ortaya koydu.

Bu diploma meselesi daha çok su kaldıracak belli ki.

Biraz geriye dönüp bakarsak, gerek medyadan, gerek akademik çevrelerden farklı farklı isimler “bilgi hırsızlığından” tutun da, bazı üniversitelerin “tabela üniversitesi” olduğunu söylüyor; uyarıyor ve de yetkilileri göreve davet ediyordu.

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde patlak veren sahte diploma meselesinde ardı ardına gelen tutuklamalar ve mahkemede ortaya konan bilgilere bakıldığında olayın ciddiyeti büyük, büyümeye de devam edeceği açık.

Kemal Dürüst ve üniversitenin yöneticileri ekseninde gelişen konu, yüksek öğrenim- bürokrasi – siyaset üçgeninin ne denli çirkef bir ilişki biçiminde olduğunu ortaya koydu.

Sağ olsunlar hep biliyorduk, hep görüyorduk hep yaşatıyorlardı; bir partin ekseninde dönen rezilliğe bakın…

Ne alengirli iş olsa hep sizden çıkıyor, maşallahınız var.

“Kim?” diye sormayın…

UBP işte…

Dün yazımın başlığı başkaydı.

“Bir Basdiş Meselesi Şifreyi Çözer mi?” idi.

Dün, ülkedeki ‘demokrasinin yıldızı’ (ÖRP dönemi) Avcı’nın badişlerle ilgili söyledikleri gündeme düştükten sonra yazının başlığını da içeriğini de değişmek zorunda kaldım.

Çünkü Çarşamba gecesi Selda ile telefonda konuşmuş ve bu basdiş meselesinin önemli olduğu, bu konunun belki de çorap söküğüne yol açacağı konusunda görüş alış verişinde bulunmuştuk.

Nitekim basdiş meselesi tam da öyle oldu.

Diyor ki Avcı bey, “Bizim çocukların düğün hediyesiydi.”

Kaynağını bilmezmiş.

Nerden bilebilirmiş.

Şimdi…

Dürüst’ün tapudaki işlemlerini hızlandırmak için rüşvet aldığı gerekçesiyle tutuklanan kişi ile bu basdiş meselesinin zerre farkı yoktur.

Üstelik, denetleyen kurum ve denetlenen kurum arasındaki ilişki, ne isterse olsun, çarpık bir hal almıştır.

Bu vakitten sonra Avcı’ya düşen görevden istifa etmesidir.

Her gün daha ne kadar rezillik göreceğiz, görebileceğiz diye düşünürken,  rezillikler son sürat devam ediyor.

Hani derler ya,

“Dibi var mı?” diye…

Bildiğiniz kör kuyu…

YAZI/ ARAL MORAL

Diğer Haberler

Başa dön tuşu